Perşembe, Şubat 4

Tempo, tempo!

Efendim, bir önceki deli gibi koşuşturmaca konusu hala devam etmekte. Pazartesi 13 saat süren deneyimin sonuçlarını analiz edince anlaşıldı ki yeni bir denemeye daha ihtiyaç var. Bu kez şanslı gün Perşembe oldu. Çarşambadan hazırlığımı yapmıştım (Ekim için akşam 9:00'da okuldaydım ki; tırsmadım değil! O saat de kimsecikler yoktu, otobüs bulup yurduma dönebildiğime sevindim, hava -18 di bu arada) güya erken uyuyacaktım ama olmadı, 5 saatlik uykuyla sabahın 6:30 unda yoldaydım. 7:00 başlayan analizim akşam 9:30 da (gece demek daha doğru aslında akşam 5:10 da kararıyor çünkü!) bitti. Persembe gun ki olagan ustu 15 saatlik performansim nevrimi dondurmeye yetti. Cumayi kendime tatil ilan etmistim. Vucudum alismisti halbuki erken kalkmaya; o gun saatsiz sabahin erken saatlerinde uyandim. Tekrar uyudum ki  zorla; hataymis!. Bir turlu uyanip kendime gelemedim. Tum gunde tembellik ederek gecti zaten. Bahanem de haftasonu caliscagim sozuydu. 
Haftada iki gun yogun temponun ardindan yaptigim tum analizleri toparlamak icin haftasonunu secmistim. Maalesef dogru zaman degilmis. Raporu bitirmek ugruna kendime disari yasagi uygulamama ragmen rapora baslamam pazar gecesini buldu. :)) Kos koca Cumartesiyi nasil oldurdum sastim kaldim. O gun beynimi ne kadar gerekli gereksiz bilgi varsa doldurdum; Iki film izledim, gelecekte sirketim uzerine yeni fikirler pesinde netde kosturdum. Hayallerime hayaller ekledim. Doktora yapmakla yapmamak, Uluslararasi staja basvurup vurmamak arasinda gidip geldim. Hicbirine net bir karar da veremedim.
Pazar gunu ise havanin kar yagisli olmasindan dolayi vede rapor bahanesiyle gene oturdum yurtta. Markete ciktim bir tek; ekmek ve su icin, o kadar. Geri kalan zamani gene bir film izledim. Raporu yazmamak adina kendime bahaneler uretip durdum. Nihayet geceye dogru rapora baslayabildim. Sabah erken kalkip devam ederim diyerek gene siyrildim. Velhasil raporu bitiremedim sadece sonuclari kaba taslak analiz edip grafige doktum ama pek de icime sindiremedim. Pazartesi lab toplantisi icin yola koyuldum. Lab toplantisana da gecikmeli olarak katildim (gidisat kotu!), sonuclarimi tartistik ve yeni bir denemeye ihtiyac olduguna karar verdik. (Sayet raporu yazsaydim belki de bu hafta benim oalcakti. :( ) Simdi ucuncu kez ayni senaryoyu oynuyorum.Sansli gun yine Persembe. Dun gece 9:00 da basladim denemeye, bu sabah saat 6:30 yollardaydim, simdide calisma saatimin 11. saatine giriyorum. Daha 3 saat daha isim var. Bu aradaki boslugu da yazarak degerlendiriyorum. (Keske her dakikami bereketli kulanabilsem!) Sabah uykusuzluktan geberiyordum. Arada kalan 1 saatlik boslukta seminer salonunda uyudum, ruya bile gordum. (Ruyamda da beni labdan kovuyorlardi!, anlasildigi uzere, pek de huzurlu bir uyku degildi!)
Kafamda bin bir turlu fikir dolasiyor, bir karara varmanin zamani geldi geciyor. "En kotu karar kararsizliktan iyidir" (Montesguieu)  En kotu karar da olsa adimi atabilmek. Ben kendimi cesur zannederdim ama soz konusu gelecegim olunca cok korkagim!

Hiç yorum yok: