Salı, Nisan 29

Hiç unutmayacağım!

Hayatımında çok önemli olan tarihlerin arasına 28 ve 29 nisanı da yerleştiriyorum. Uzun süredir emek verdiğim laboratuara veda konuşmam güne damgasını vurdu. Sayın hocama üstü kapalı eleştiride bulunmamdan dolayı nankör konumuna düşürüldüğüm için, insanların yüzüne gerçekleri söylememden dolayı kötü kişi olduğum için, dost bildiğim insanların yanımda olmadıkları için, teşekkürü en çok hak eden olupta bir kovulmadığım kaldığı için, hep negatif ve olumsuz olayları gören şahsiyet olarak tanındığım için dünü ve bugünü unutmayacağım.

Hayat tecrübelerime bir yenisi daha eklenmenin sevincini duymalıyım. İnsanlara hakettikleri değerden fazlasını vermemek gerektiğini tekrar yaşayarak gördüm. Uslanmıyorum. Hayatın içinde dövülerek öğrenecek, görecek daha çok şey var. İnsanlar mı beni anlamıyor ben mi insanları anlamıyorum? Bilemiyorum kim haklı, kim doğru, kim iyi???


En uzak mesafe
ne Afrika'dır,
ne Çin,
ne Hindistan,
ne seyyareler,
ne de yıldızlar geceleri ışıldayan...
En uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir birbirini anlamayan.....
Can Yücel

Cuma, Nisan 25

Ankara Kalesi

Günler çok hızlı akıp gidiyor, yetişemiyorum, zamanın içinde eriyip gidiyorum. Blogumu güncelleyecek fırsat bile bulamıyorum. Yeni bir hafta sonuna girerken geçen haftayı yeni yazabiliyorum. Uzun zaman olmuştu kaleye çıkmayalı. Altındağ belediyesi çalışmış, kaleyi bir hayli değiştirmiş. Ara sokaklardan geçerken sanki Beypazarında, Safranbolu da gibiydim. Bol bol fotoğraf çektim, dakikalarca oturup Ankarayı seyrettim. Pirinçhanda kahve içtim, antikacılar çarşısında uygun fiyata gramafon aradım. Gramafoncu Ali ustayla tanıştım. Bakırcılar çarşısı çıkrıkçılar derken akşam oldu. ve kaleden birkaç fotoğraf...



Cumartesi, Nisan 12

Bir Yaz Dönümü Gecesi Rüyası ve Carmen

Haftanın yorgunluğunu ve stresini atmak için güzel bir hafta sonu planı yapmıştım. Uzun süredir istediğim baleye nihayet gidebildim. Bir biri arkasına iki farkı bale... İlk perde de W.Shakespeare "A Midsummer Night's Dream" 'i yorumlamışlar. Dekor, ışık ve kostümler çok başarılıydı. Orman perisi Puck (Serhat Güdül)' un performansına bayıldım.

Georges Bizet'in Carmen'i ise ikinci perdeydi. Biraz sönük bulduğumu söylemeden geçemiycem. Ateşli çingenenin kostümü daha gösterişli olabilirdi. Baletlerin kostümü gereğinden fazla afilliydi. DOBGM bu iki farklı eserle klasik ve moderni buluşturmuşlar. Herşeye rağmen iki baleyi de çok beğendim.

Salı, Nisan 8

Hayat Zor!

Bloğuma yeni iş, yeni şehir ve yeni hayat olarak başlamak ne güzel olacaktı. Fakat ilk iş görüşmemin son anda fiyaskoyla bitmesi beni büyük hayal kırıklılığına uğrattı. Hayırlısı böyleymiş diyerek kendimi teselli ediyorum. Tekrar Ankara'dayım. Yüksek lisansımın bitmesine kanalize olmalıyım. Ankara da kalacağım son 2-3 ayımı çok iyi değerlendirmeliyim. Bu haftasonunu iple çekiyorum. Harika planlarım var. Detaylar sonraya...

Pazar, Nisan 6

Başlamak...

NewCity nihayet kuruldu. Yeni şehrim, yeni işim ve yeni hayatım...